Amerika doğumlu Gu Ailing (Eileen Gu) ve onun vatandaşlık meselesi birkaç yıl önce internette büyük bir tartışma konusu olmuştu. Bu konuyu kendi bakış açımla incelemek istiyorum.
Açıkça söylemek gerekirse, o Çin ve Amerika'nın çift vatandaşlığına sahip. Ama bu nasıl mümkün?
Çin'in vatandaşlık yasası "çifte vatandaşlığı tanımamaktadır" diye belirtmektedir. İşte burası önemli. "Tanımamak" sadece "yasaklamak" anlamına gelmiyor. Gu Ailing Çin vatandaşlığını elde ettiğinde, o zaten çifte vatandaşlık sahibiydi. Ancak Çin sadece onun Amerikan vatandaşlığını "tanımadı" ve bu sayede o Çinli olabildi.
"Kabul etmiyorum" kelimesinin derinliğini hissediyor musun? Sahip olmasına rağmen sadece kabul etmiyor. Bu yüzden birçok ayrıcalıklı sınıf insanı çift vatandaşlığa sahip olsa da, "kabul etmiyorum" bahanesiyle aslında tek vatandaşlık olarak muamele görüyor.
Gu Ailing de kendisi de söylüyor değil mi? "Çin'deyken Çinli, Amerika'dayken Amerikalıyım" diyor.
Aslında bu sorun, Gu Ailing'in durumu çok kötü bir emsal yarattığını düşünüyorum. Şimdiye kadar örtülü bir kural olan şey, onun sayesinde aleni bir şekilde bilinmeye başlandı ve buna rağmen devlet, onu tam tersine coşkuyla karşıladı. İki pasaporta sahip bir benciliği övmek, tüm Çinlilerin böyle olması gerektiğini mi söylüyor? Devlet halkına hangi mesajı veriyor?
Biz sıradan insanlar için çift vatandaşlık hayalden öte bir şey değilken, bazı kişilerin böyle bir ayrıcalığı yaşayabilmesi pek de mantıklı gelmiyor. Hükümet neden onu özel muameleye tabi tutuyor? Sonuçta, altın madalya ve şöhret, vatandaşlık sorunundan daha mı önemli?
Ülkenin gururu için savaşan bir sporcunun aslında iki ülkeye sadakat yemini etmesi çelişkisi. Bu gerçekten ulaşmamız gereken bir durum mu?
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
Gu Ailing vatandaşlık sorunu: İki yönlü kimliğin gerçeği
Amerika doğumlu Gu Ailing (Eileen Gu) ve onun vatandaşlık meselesi birkaç yıl önce internette büyük bir tartışma konusu olmuştu. Bu konuyu kendi bakış açımla incelemek istiyorum.
Açıkça söylemek gerekirse, o Çin ve Amerika'nın çift vatandaşlığına sahip. Ama bu nasıl mümkün?
Çin'in vatandaşlık yasası "çifte vatandaşlığı tanımamaktadır" diye belirtmektedir. İşte burası önemli. "Tanımamak" sadece "yasaklamak" anlamına gelmiyor. Gu Ailing Çin vatandaşlığını elde ettiğinde, o zaten çifte vatandaşlık sahibiydi. Ancak Çin sadece onun Amerikan vatandaşlığını "tanımadı" ve bu sayede o Çinli olabildi.
"Kabul etmiyorum" kelimesinin derinliğini hissediyor musun? Sahip olmasına rağmen sadece kabul etmiyor. Bu yüzden birçok ayrıcalıklı sınıf insanı çift vatandaşlığa sahip olsa da, "kabul etmiyorum" bahanesiyle aslında tek vatandaşlık olarak muamele görüyor.
Gu Ailing de kendisi de söylüyor değil mi? "Çin'deyken Çinli, Amerika'dayken Amerikalıyım" diyor.
Aslında bu sorun, Gu Ailing'in durumu çok kötü bir emsal yarattığını düşünüyorum. Şimdiye kadar örtülü bir kural olan şey, onun sayesinde aleni bir şekilde bilinmeye başlandı ve buna rağmen devlet, onu tam tersine coşkuyla karşıladı. İki pasaporta sahip bir benciliği övmek, tüm Çinlilerin böyle olması gerektiğini mi söylüyor? Devlet halkına hangi mesajı veriyor?
Biz sıradan insanlar için çift vatandaşlık hayalden öte bir şey değilken, bazı kişilerin böyle bir ayrıcalığı yaşayabilmesi pek de mantıklı gelmiyor. Hükümet neden onu özel muameleye tabi tutuyor? Sonuçta, altın madalya ve şöhret, vatandaşlık sorunundan daha mı önemli?
Ülkenin gururu için savaşan bir sporcunun aslında iki ülkeye sadakat yemini etmesi çelişkisi. Bu gerçekten ulaşmamız gereken bir durum mu?