Son zamanlarda, uzun zamandır beni takip eden bir fren, piyasa hareketlerini doğru bir şekilde nasıl anlayacağı konusunda bana danıştı. Yıllardır kullandığım "döngüsel etkileşim yöntemi"ni paylaştım; bu yöntem, yatırımcılara piyasayı daha net bir şekilde kavrama ve kısa görüşlü tuzaklara düşmekten kaçınma konusunda yardımcı olabilir.
Öncelikle, haftalık grafikle analiz yapmaya başlamalıyız; bu, bizim piyasa navigasyon haritamız gibidir. Haftalık grafik, mevcut piyasa ortamını anlamamıza yardımcı olur: açık bir tek yönlü trendde mi, yoksa dalgalı bir konsolidasyonda mı? Eğer haftalık grafik sürekli bir yükseliş gösteriyorsa ve yapısı sağlam bir şekilde yukarı doğruysa, o zaman piyasanın zirveye ulaştığını kolayca düşünmemeliyiz; aksine trende uymalıyız. Tersine, eğer piyasa sürekli yeni dipler yapıyorsa ve hareketli ortalamalar ayı düzeninde ise, sabırla beklemek aceleci alım yapmaktan daha akıllıca olabilir. Piyasa hareketleri belirsiz olduğunda, temkinli durmak genellikle en iyi seçenektir.
İkincisi, 4 saatlik grafikte kritik işlem bölgelerini aramalıyız. Bu adım "avantajlı pozisyonları" belirlemek içindir. Önemli destek ve direnç seviyelerini, örneğin platform konsolidasyon alanları, Fibonacci seviyeleri veya yüksek işlem hacmi bölgelerini tanımlamalıyız. Yükseliş trendinde, kritik destek seviyelerine geri çekilen ancak kırılmayan alanlara dikkat etmeliyiz; düşüş trendinde ise, fiyat direnç seviyesine geri döndükten sonra duraksama oluşursa, körü körüne alım yapmamalıyız, bunun yerine kırılma onayını beklemeli veya izlemeye devam etmeliyiz. Orta konumda pozisyon açmaktan kaçınmak, risk kontrolümüzü daha etkili hale getirebilir.
Son olarak, belirli giriş zamanlamalarını yakalamak için 5 dakikalık grafik kullanıyoruz. Bu, uygulama aşamasıdır ve net momentum sinyalleri aramamız gerekir, örneğin trend çizgisi kırılması, hacim ve fiyatın eş zamanlı yükselmesi veya MACD dip sapması gibi teknik göstergeler ve bu sinyaller büyük zaman diliminin yönüyle uyumlu olmalıdır. Dikkate değer olan, hacimsiz ani yükselişler veya hızlı alım satımların genellikle sahte sinyaller olduğudur, bu nedenle dikkatli olmalıyız.
Unutma, büyük döngüler yönü belirler, orta döngüler savaş alanını çizer, küçük döngüler giriş fırsatlarını arar. Bu üç adımı organik bir şekilde birleştirirsek, ticarette daha rasyonel ve sistematik kararlar verebiliriz, sadece şansa bağlı kalmayız. Bu yöntem karanlıkta bir lamba yakmak gibidir, böylece piyasaların yönünü daha net görebiliriz.
Bu çok dönemli etkileşimli analiz yöntemiyle, kısa vadeli dalgalanmaların yanıltıcılığında kaybolmaktan kaçınabilir, büyük resmi koruyabilir ve aynı zamanda önemli ticaret fırsatlarını kaçırmamış oluruz. Bu, sürekli öğrenme ve uygulama gerektirir, ancak bir kez ustalaştığımızda, ticaret kararlarımızın kalitesini büyük ölçüde artıracaktır.
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
10 Likes
Reward
10
5
Repost
Share
Comment
0/400
AirdropHunterWang
· 7h ago
Hemen öğrenin, birkaç kez pratik yaptım ve gerçekten işe yarıyor!
View OriginalReply0
DegenWhisperer
· 7h ago
Sadece kağıt üzerinde konuşmak.
View OriginalReply0
MindsetExpander
· 8h ago
Bakalım bodrumda konuşuruz~
View OriginalReply0
OnChainSleuth
· 8h ago
Henüz bir pozisyon girmediysen, o bağlantılar boşuna.
View OriginalReply0
LoneValidator
· 8h ago
Güzel söylüyorsun, ama el hızının yeterince hızlı olması gerekiyor.
Son zamanlarda, uzun zamandır beni takip eden bir fren, piyasa hareketlerini doğru bir şekilde nasıl anlayacağı konusunda bana danıştı. Yıllardır kullandığım "döngüsel etkileşim yöntemi"ni paylaştım; bu yöntem, yatırımcılara piyasayı daha net bir şekilde kavrama ve kısa görüşlü tuzaklara düşmekten kaçınma konusunda yardımcı olabilir.
Öncelikle, haftalık grafikle analiz yapmaya başlamalıyız; bu, bizim piyasa navigasyon haritamız gibidir. Haftalık grafik, mevcut piyasa ortamını anlamamıza yardımcı olur: açık bir tek yönlü trendde mi, yoksa dalgalı bir konsolidasyonda mı? Eğer haftalık grafik sürekli bir yükseliş gösteriyorsa ve yapısı sağlam bir şekilde yukarı doğruysa, o zaman piyasanın zirveye ulaştığını kolayca düşünmemeliyiz; aksine trende uymalıyız. Tersine, eğer piyasa sürekli yeni dipler yapıyorsa ve hareketli ortalamalar ayı düzeninde ise, sabırla beklemek aceleci alım yapmaktan daha akıllıca olabilir. Piyasa hareketleri belirsiz olduğunda, temkinli durmak genellikle en iyi seçenektir.
İkincisi, 4 saatlik grafikte kritik işlem bölgelerini aramalıyız. Bu adım "avantajlı pozisyonları" belirlemek içindir. Önemli destek ve direnç seviyelerini, örneğin platform konsolidasyon alanları, Fibonacci seviyeleri veya yüksek işlem hacmi bölgelerini tanımlamalıyız. Yükseliş trendinde, kritik destek seviyelerine geri çekilen ancak kırılmayan alanlara dikkat etmeliyiz; düşüş trendinde ise, fiyat direnç seviyesine geri döndükten sonra duraksama oluşursa, körü körüne alım yapmamalıyız, bunun yerine kırılma onayını beklemeli veya izlemeye devam etmeliyiz. Orta konumda pozisyon açmaktan kaçınmak, risk kontrolümüzü daha etkili hale getirebilir.
Son olarak, belirli giriş zamanlamalarını yakalamak için 5 dakikalık grafik kullanıyoruz. Bu, uygulama aşamasıdır ve net momentum sinyalleri aramamız gerekir, örneğin trend çizgisi kırılması, hacim ve fiyatın eş zamanlı yükselmesi veya MACD dip sapması gibi teknik göstergeler ve bu sinyaller büyük zaman diliminin yönüyle uyumlu olmalıdır. Dikkate değer olan, hacimsiz ani yükselişler veya hızlı alım satımların genellikle sahte sinyaller olduğudur, bu nedenle dikkatli olmalıyız.
Unutma, büyük döngüler yönü belirler, orta döngüler savaş alanını çizer, küçük döngüler giriş fırsatlarını arar. Bu üç adımı organik bir şekilde birleştirirsek, ticarette daha rasyonel ve sistematik kararlar verebiliriz, sadece şansa bağlı kalmayız. Bu yöntem karanlıkta bir lamba yakmak gibidir, böylece piyasaların yönünü daha net görebiliriz.
Bu çok dönemli etkileşimli analiz yöntemiyle, kısa vadeli dalgalanmaların yanıltıcılığında kaybolmaktan kaçınabilir, büyük resmi koruyabilir ve aynı zamanda önemli ticaret fırsatlarını kaçırmamış oluruz. Bu, sürekli öğrenme ve uygulama gerektirir, ancak bir kez ustalaştığımızda, ticaret kararlarımızın kalitesini büyük ölçüde artıracaktır.